12 Eylül 2011 Pazartesi

International Dinner Day / Uluslararası Akşam Yemeği Günü :)

Merhabalar,
11 Eylül Pazar günü yani dün akşam , saat 20:00'da kaldığımız yurdun zemin katında ( BRITSEN-Gasken) harikaaa bir yemek şöleni yaşandı. Uganda'dan Çek Cumhuriyeti'ne , İspanya'dan İsveç'e kadar birçok ülkenin tatlılarını yemeklerini tatdık. Tabi hepsini tatdık derken biraz abartmış oldum ama en azından hepsini gördük ;) Ben genelde tatlılarla, özellikle de tiramisularla ilgilendim.
   Peki biz neyle katıldık International Dinner'a ; tarhana çorbası, ayran, çakma külbastı(fırında az tavuk bol patatesle yapılmış) he bir de Semila'nın uydurduğu pudingli mozaik pasta tatlısıyla. Vallahi bu yabancıların eli pek açık herhalde bayağı bol bol hazırlamışlar herşeyi ne kakaodan kısmışlar ne undan ne peynirden, biz zaten malzemeleri bulsak kendimize neler neler yapacağız diye diye elimizdekileri  paylaştık , bunlar onlara yeter dedik.
   Ayranımız,fırında yemeğimiz,Semila'nın tatlısı kapış kapış gitti de tarhana biraz talihsiz kaldı,aslında bizim hatamızdı, sonuçta insanlar tabaklarına her yemekten azar azar alıp koyuyorlardı, çorba bu durumda bizim düşünememizden dolayı saf dışı kaldı.
   Fotoğraflarımızı çekildik, ayranımızın tarifini verdik, tiramisuları hapır hupur götürdük, miğdeyi ağzına kadar doldurduk, hatta ertesi gün için tirmisu stoğu bile yaptık.
 Yedik içtik sıra eğlenceye geldi. Tarkan'ın ''Kiss kiss'' şarkısıyla bayağı coştuk, küçük bir horon denemesine giriştik ama bu kısmı değil yazmak hatırlamak dahi istemiyorum, başarısızlıkla sonuçlandı, neyse geçelim bu kısmı.






 





 
   Bu güzel akşam yemeğinin sonunda farkettiğim bir gerçekliği de söylemeden geçemeyeceğim. Büyük bir kısmı Avrupa'dan gelen  bu öğrencilerin eğlence anlayışı, içebildikleri kadar içip, ne yaptıklarını ne söylediklerini hatırlamayacak kadar sarhoş olmak , sabah saat 5'lere kadar anlamsız ve korkunç sesler çıkarmak. Nerede olduğunu, kim olduğunu unutmakmış. Dün akşam yemekler yendikten sonra, çok güzel müzikler çalındı, ama sanki her cuma günü ortalığı birbirine katan, bağıra çağıra eğlenen bu tipler,  sanki '' bu müzik olmalı, ne yapmalıyız dans mı etmemiz gerekiyor, nasıl yapıcam, ben içmeden dans edemem ki'' diyen bakışlarla ortalığı süzüp durdular. Hallerine çok güldük gerçekten. Biz çay kaşığı tıkırtısına kalkıp göbek atan bir toplumdan geldiğimiz için onların dün akşamki hallerini bayağı garipsedik. Bu sebepten gece erken bitti. Masalar temizlendi, kap kacaklar toplandı, müzik kapatıldı, herkes dağıldı.Nereye mi? Çok basit biz odamıza onlar içmeye !! Alkol almayı yadırgadığımdan yada buna karşı olduğumdan değil  bu tepkim ama bunların yaptığı içmek değil alkolle boğulmak oluyor adeta.

Sevgiyle kalın,
Mçitamurunxi
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder